31 Aralık 2007 Pazartesi

Yeni bir kardeşim var..

Hernekadar kardeşim Emre bu duruma isyan etse de :) , benim artık yeni bir kardeşim var..
Bugün TRT de "İste kardeşin olsun" programını izlerken karar verdim..Hemen web sitesine girip Hakkari'den kendime bir kız kardeş seçtim..Ve inanın anlatamıcam bi mutluluk duydum, acaip bir huzur..Kız kardeşime kitaplar, kalemler, oyuncaklar göndermek için sabırsızlanıyorum..Tabi en önce bir mektup..

Tek yapmanız gereken bilgilerinizi doldurmak ve listeden kardeşinizi seçmek..istediğiniz ilden, istediğiniz yaşta, kız veya erkek.. Daha sonra onun da bilgilerini görebiliyorsunuz..adresi, telefonu, okulu, öğretmeni, boyu..ve ayakkabı numarası.. Öğretmenlerinin cep telefonu bile olduğu için hemen arayıp kardeşiniz hakkında bilgi alabilir, hatta onunla konuşabilirsiniz bile..
Eğer isterseniz, sizin de yeni bir kardeşiniz olur..Bugünden itibaren bütün hayatı boyunca yanında olabiliceniz, onunla zorluklarla dolu hayatını paylaşabiliceniz..

25 Aralık 2007 Salı

İlk çapkın bakışlar..

Pişt, Derin..Bırak Canan ve Gülgün teyzeyi..
Başbaşa süt içmeye gidelim, ister misin?
Anneme sölim Özge teyzeden izin alsın istersen..

22 Aralık 2007 Cumartesi

İyiki Doğdun AburCubur..

Buralardan giderken, aileme , arkadaşlarıma yakın kalabilmek için oluşturduğum bu blog neredeyse 1 yaşına bastı..
Sonradan dünyanın en güzel şeyi Poyraz'ın da gelişiyle daha da neşelendi..
İnşallah daha uzun uzun yazılar yazabilirim,hayatımı sizinle paylaşabilirim..

3. Ay..


Poyraz bey 3. ayını geride bıraktı.. 7 kg 100 gr ve 63 cm oldu..

Son kontrolumuzde hersey yolundaydı..Tek sorunumuz bir turlu atlatamadığımız kabızlık..Onun için de doktorumuzun söylediği gibi mamasına zeytinyağı katıyorum, günde 1 tatlı kaşığı..Yine de bugün 4. gün ve hala tık yok :( Onda huzursuzluk yaratmıyor ama ben telaşlanıyorum..

Oğlumcum sağ elini emmeyi bıraktı, baktı aynısından bi tane daha var, 3-4 gün onu keşfetti..Sol kolunu kaldırıp eline baktı uzun uzun..Sora "Aaa..bunu da emebiliriiim!" diye onu da emmeye başladı..Şimdi iki elimiz de ilk fırsatta ağzımızda..

Bayramın ilk günü ilk kez "Anne!" dedi.. tabi ki tamamen tesadüfen :) ama ben hemen kaydettim tabi..Zaten ben ona dedim ki taa en başta "Bak oğlum, önce kimin adını söylersen seni o emzirir ona göre.." :)) Dedesi hernekadar "Dede de oğlum, ben bi yolunu bulurum" dese de, çocuk durumun farkında :)

Bugün babamız geliyor..Yılbaşına kadar burda olucak..Beraber, çekirdek aile olarak ilk tatilimize çıkıcaz..Önce babane ve halaları ziyaret edices sonra Abant'ta 3 gün geçirices..Dönüşte nasıl geçtiğini anlatırız..

20 Aralık 2007 Perşembe

İyi Bayramlar!

14 Aralık 2007 Cuma

Biz çok sevdik..

Çok kullandığımız ve memnun kaldığımız 2 üründen bahsetmek istiyorum..

İlki Mothercare den aldığım pamuklu uyku tulumları..Bunlar yumuşacıklar, üstelik bembeyaz..Ve bebeğe çok güzel oturuyor..İçine sadece yarım kollu bir body giydiriyorum, yetiyor.Paketten 3 tane çıkıyor..Biz çok rahat kullandık..Hatta eskittik, renkli yenilerini aldık..Poyraz'a dedesi bu beyaz tulumları giyince teletubby diyor :))Biras küçük gelince iyice oturdu hakikaten öyle oldu :))







Diğeri ilk günler Poyraz'ı yan yatırmak için kullandığım, şu anda yatarken sırtına destek olsun diye koyduğum şu Delta Diffusion sünger.. Eğer bebeğinizi yan yatırmak istiyorsanız, çok kullanışlı bir ürün..Ufakken iki sünger arasında zaten hareket edemediğinden dönemiyor bebek..



13 Aralık 2007 Perşembe

Bunlardan istiyorum!




Bunlardan mutlaka istiyorum! En kısa zamanda sipariş vermeliyim.. Bir internet sitesinde buldum..Momiji Dolls.. Ama official web sitesinde daha çok çeşit var..

Yok artık!



Yok artık diyorum çünkü görünen köy klavuz istemez, bu kadar insan yanılıyor olamaz..Çünkü Poyraz bana hiç benzemiyor..Sadece belki gözleri renkli olacak o kadar, ama geri kalan herşey baba..Bu bilgisayarda bulabildiğim lohusa yatağındaki resmimle yaptığım denemede eşit olarak bana ve babaya benzediğini söylemiş ama yok yani..

Sizce de öyle değil mi?

Yine de düzgün bir resimle tekrar denicem :))Zira Cengiz ona benzediğine çok seviniyor, duymak çok hoşuna gidiyor :)

12 Aralık 2007 Çarşamba

Adım adım ev hanımlığı :)

Bugünlerde bir ev hanımı hissediyorum kendimi anlatamam :) Bikaç evde kaldım havaya girdim.. Yeni evimizin de heyecanıyla sanırım, kendimi hep hobi ve dekorasyon sitelerinde buluyorum..Bugün de Martha Stewart'ın sitesini keşfettim.. Özellikle şu bulaşık deterjanlarını çam şişelere koyma fikrine bayıldım. Belki zaten bu şekilde kullananlar vardır ..Kıl oluyorum o plastik bulaşık deterjanlarına..

Sonra da örgü işlerine sardırdım.. Bugün bi kadın programında bi şal ördüler..şu akıllı yünlerden..Örünce sıra sıra, renk renk bir desen çıktı.. Yanlız şalın modeli çok ilginç..Düz dikdörtgen gibi ama uçlarında kolları var, çok kolay bi örnek..Bi yerden bulabilirsem koyucam buraya ama olmadı örücez artık napalım :)) Bir de mutfak masasındaki hasırın içine tığ ile meyvalar örme fikri geldi aklıma, içine elyaf veya pamuk doldurup..Bi bitsin, süper olucak!

11 Aralık 2007 Salı

Evi için delirenlere ev dekorasyonu..

Yeni aldığımız evimiz için dekorasyon sayfalarında gezinirken yeni ve super bir blog keşfettim.."Evin delisi ile dekorasyon".. Genel olarak ev dekorasyonu, aksesuarlar, değişik fikirler, yeni ürünler vs hakkında yazılar var.. Harika bi site..

Şiddetle tavsiye edilir!

Çabuk gelin olur mu?..

Pazar günü ananemi ve dedemi yolcu ettik, hacca gittiler.. 3 Ocak'a kadar yoklar..Onları şimdiden çok özledim.. Dedem her sabah 5 nöbetinde gelirdi yanıma, anneme yardım ederdi..Mamamı hazırlarken bana pış pış derdi.. Benimle oynaşsın diye gülücük atardım hiç oralı olmazdı uykum açılmasın diye.. Ananem sabahları beni alırdı annem biras daha uyusun diye.. Kuzumun kuzusu diye severdi beni..
Şimdi onlara hergün resim gönderiyo annem cep telefonundan..Beni çok özlemişler, tahminlerinden daha zor olmuş öyle demişler..Allahım sağ salim gidip gelsinler olur mu? Ha bi de dönecekleri gün hava çok çok soğuk olmasın,ben de onları karşılamaya havaalanına gidebilim..

7 Aralık 2007 Cuma

İşaret parmağımdan süt çıkmıyooor!

Benim canım süt canavarım son 1 haftadır elini emmeye başladı..İlk başlarda ağzı açıkken sıktığı yumruğunu ağzına denk getirmeye çalışıyordu, hatta yumruğuna öyle bir bakışı vardı ki, sanki "Bi yakalarsam seniii" der gibiydi :) Ama artık ağzına götürüp cop cop emiyor..Üstelik başparmağı ile işaret parmağına destek yapıp onu öne çıkararak :) Doktora sordum bu haftalarda normaldir dedi..Mümkün olduğunca emziğini vermeye çalışıyorum çünkü boğaz enfeksiyonu riski artarmış.. Ama ne mümkün! Gece uyurken bile kimi zaman yakalıyorum onu, sora dalınca bırakıyor..Açlıktan mıdır dedim ama yok değil, tokken de yapıyor..

Bir de utanmadan emdiği parmağından süt gelmeyince sinirleniyor beyefendi :))

Yeni bir yol keşfettim..Poyraz uykuya dalarken emzik istiyor ama sürekli ağzından bürtletip uykusunu açıyor..Ben de onları Hayati ile öpüştürüyorum :) Böylece , ona sıkı sıkı sarıldığı için, Hayati de emziğini tutmasına yardımcı oluyor :)

28 Kasım 2007 Çarşamba

Poyraz'ın el ve ayağını ölümsüzleştirdik :)



Sonunda daha önce blogumda bahsettiğim su BABY ART alçıları bitirebildim..Artık Poyraz'ın (inşallah kırılmazsa o zamana kadar) ilerde çocuklarına gösterebileceği el ve ayak modelleri var :) Ürünün web sayfasında nasıl yapıldığını da anlatan bir video var ancak herşey orda gösterildiği kadar tereyağdan kıl çeker gibi olmadığından, denemek isteyenlere fikir vermek açısından bizimkinin aşamalarını yazmak istedim..
Şimdi..Öncelikle kutudan 2 paket kalıp malzemesi ve 2 paket alçı çıkıyor.Bir set el, bir set de ayak modeli için..
1- Kalıp malzemesini bir kaba boşaltıp, talimatta yazdığı gibi 550-660 ml su ile mikserle iyice çırpıyorsunuz. (Önemli not: ben suyu biraz ılık yapmayı unuttuğumdan dolayı Poyraz resmen buz gibi sudan irkildi:) aman talimatta yazdığı gibi yaklaşık 20C su kullanmayı unutmayın)Dikkat edilecek nokta acele etmek çünkü bu sertleşen bir malzeme.Dolayısıyla yarım dakikayı filan geçmemeli bu çırpma faslı..
Kap olarak kestiğimiz bir pet şişe ( el içi) ve yoğurt kabı ( ayak için) kullandık..Derin olması önemli çünkü aksi durumda bebeğin el ve ayakları iyice derine girmediğinden modeller kısa olabilir..Ayrıca bizim gibi pet şişe kullanıyosanız, kestiğiniz kısımları kalın bir bantla bantlayın ki bebeğe zarar vermeyin..




Malzemenin donması yaklaşık 5 dakika filan sürüyor..Bu zaman zarfında Poyraz'ı hareketsiz tutmak için biz mama verdik :) siz de başka yöntemler kullanabilirsiniz tabi.. Malzeme donduktan sonra elini veya ayağını hafif hafif oynatarak pıt diye kalıptan çıkarabiliyorsunuz..Endişelenmeyin, bu malzeme bebeğin cildine hiç zarar vermiyormuş..gerçekten vermedi..
2- işin en zor kısmı buydu..Geri kalanı alçı işi.. Alçı konusunda dikkat edilecek nokta, miktarları iyi ayarlamak.. Paket 250 gr lık bir paket ama sizden bu malzemeyi 25, 75 ve 150 gr olarak kullanmanızı istiyorla..Nedense bu konuyu, paketi hazırlarken düşünüp önceden ayırılmış şekilde satmıyorlar..O yüzden işin sonunda "Aaaa..alçı bitmiiiş!" dememek için dikkatli kullanın paketi..
Alçıdan az bi miktar sulandırıp, çıkardığınız kalıbın içinde iyice gezdiriyorsunuz.. Bu az miktar dediğim 25 gr lık kısım işte.. Bunun sebebi , kalıpta boşluk bırakmamak ve alçıyı tamamen doldurmadan önce düz bir kalıp elde etmek..Sağa sola eğerek iyice alçıyı gezdirin..
El ve ayak için bu işlemi yaptıktan sonra kalıpları biraz donmaları için 10-15 dak beklemeye bıraktık..Bu sırada 75 gr lık kısımdan dolgu için kullanıcamız açıyı hazırladık..(El ve ayak derken her 2 alçı paketini kasdediyorum..Tek paketten ikisi için de kullanmayın çünkü miktar mefhumunuzu kaybedebilirsiniz :))
3- Alçılar hazır olunca kalıpları ağzına kadar doldurduk ve beklemeye koyulduuk.. Geç oldu herkes yattı ama ben heyecandan uyuyamadım.. Baktım babam hala uyanık, hadi baba açalım şu kalıpları dedim :) Yoğurt kabının kenarlarını bıçakla kalıptan ayırdım ve ters çevirdim..Kalıp zaten pıt diye düştü..Aynı şekilde pet şişeyi de keserek kalıbı içinden çıkardım..Sonra çok sakin bir şekilde bu yumuşak plastik halini almış malzemeyi ufak ufak koparmaya başladık..







Gördüğüm şeyler oğlumun harika el ve ayaklarıydı ve süperlerdi! El parmakları üzerindeki küçük kıl kökleri ve ayağındaki çorabın izi bile çıkmıştı, gördüklerime inanamadım..Üzerlerinde ufak tefek hava kabarcıklarından dolayı bozukluklar vardı ama bıçakla kolaylıkla temizleniyorlar endişelenmeyin..Talimatta dediği gibi hata payı sıfır çünkü malzeme donmaya başlayınca bebekler hareket edemediklerinden kalıp süper çıkıyo!
Bunlar hazır oduktan sonra dışarda sabaha kadar iyice kurumaya bıraktık..
Daha sonra alçının yeri kalan 130-150 gr 'lık kısmını hazırlayıp, paketten çıkan çerçevenin içine döktük ve modelleri buraya yapıştırdık..bunun için önceden modelleri çerçevenin sunta kısmına silikon ile tutturabilirsiniz, sonra alçıyı dökersiniz. Biz öyle yaptık, böylece sağlam şekilde çerçeveye yapıştılar..Burda hatırlatmak istediğim en önemli şey çerçeveye dökeceğiniz alçının miktarı..Biz alçıyı iyi kullanamadığımızdan az kaldı ve çerçevenin tabanını tam kapatamadık..Eğer elinizden geldiğince çok alçı bırakırsanız geriye, tabanı daha düz olur..
Daha sonra isterseniz el ve ayak modelinin ortasına bebeğinizin bir resmini de yapıştırabilirsiniz..Ben resimi bastırır bastırmaz çerçevemize yapıştıracağım..
Denemek isteyenlere kolay gelsin.. detay isteyenler lütfen sormaktan çekinmeyin..

27 Kasım 2007 Salı

Sana kırmızı çok yakışıyor!


Ananemizin ördüğü kırmızı hırkamız sonunda bitti..çok da güzel oldu..hele o ahşap düğmeler yok muuu..Aynı örnekten yeşil renk bir de yeleğimiz var..

Ona kırmızı çok yakışıyor! Öyle değil mi?

25 Kasım 2007 Pazar

Bu akşamki kitabevi ziyaretim..

Bu akşamüstü Poyraz uyuyunca kendimi dışarı attım ve koşa koşa Remzi Kitabevine gittim..Uzun zamandır almak ve okumak istediğim kitap "Secret", Poyraz için bir an önce alıp ona okumaya başlamak istediğim masal kitabı "Evvel zaman içinde", şimdi çok erken olsa da görünce çok beğenip dayanamayıp aldığım (zamanı geldiğinde bulamazsam diye) "İlk 100 sözcük" ve amcamın 5 kişilik büyük ailesine hediye etmeyi düşündüğüm " Aile takvimi" elimde, içine hala sığamayacağımı düşündüğüm harika kıyafetlerin sergilendiği vitrinlere içim giderek baka baka (ama birgün mutlaka), tıpış tıpış eve döndüm..

Secret'ı hepiniz biliyorsunuzdur, hatta belki biçoğunuz okudu..Kitap, bahsi geçen sırrı öğrendikten sonra herkesin istediği ve dilediği şeylere ulaşabileceğinden bahsediyor ; istediğimiz herkes olabilmeyi, istediğimiz herşeyi yapmayı ve istediğimiz herşeyi elde etmeyi..Kitabın arkasında rastgele bir sayfa açmamızı, hayatımızda herhangi birşeye bir cevap ,bir rehber arıyorsak kendimize sorumuzu sormayı, açtığımız bu sayfada o cevabı bulacağımızı yazıyor..Ben açtığımda önüme çıkan şey Budha'nın şu sözüydü :"Olduğumuz herşey, düşünmüş olduklarımızın sonucudur.." Elimden geldiğince iyi bir evlat, iyi bir eş ve iyi bir anne olmaya çalışıyorum, acaba öylemiyim sorusuna aradığım cevap belki de burda..

Evvel Zaman İçinde, onca masal kitabının içinde en beğendiğim oldu..Aklımda "Hergüne bir masal" kitabını almak vardı ama masallar çok kısa ve bizim bildiğimiz klasik masallardan uzak, daha ziyade hikaye gibi olduğundan vazgeçtim ve bunu aldım..İçinde dünyanın dört bir yanından masallar var ve okurken bebeğinizi/çocuğunuzu uyutacak kadar uzunlar :) Cadı ile Prenses, Küçük Kibritçi Kız,Mutlu Prens, Nazım Hikmet'ten Kör Padişah,Küçük Denizkızı, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler gibi 25 masal var..

İlk 100 Sözcük, içinde renkler, taşıtlar,banyo keyfi,uyku vakti, yemek vakti,yiyecekler,parkta,giyecekler,oyuncaklar,ev hayvanları,çiftlik hayvanları ve vahşi hayvanlar olarak gruplanmış resimlerin bulunduğu , 12 karton sayfadan oluşan bir kitap..dediğim gibi zamanı geldiğinde kullanmak için sabırsızlanıyorum!

Aile Takvimi, meşhur takvim markası Giller tarafından basılan, Sunay Akın tarafından hazırlanmış 16 aylık bir takvim..2007-2008 eğitim dönemini kapsıyor ve max 5 kişilik bir aile için hazırlanmış..Takvimde herbir aile bireyinin küçük notlar yazabileceği sütunlar var.İçinde Sunay Akın'a ait şiirler,İstanbul Oyuncak Müzesinden resimler ve çıkartmalar var..Amcam, Nalan abla, Emir, Elif ve Ekin gibi hayatları yoğun ve koşturmaca ile geçen bir aile için güzel bir organize aracı ve bittiğinde hoş bi anı olacağını düşündüm..

24 Kasım 2007 Cumartesi

2 Ayımız bitti bileeee..

Eveeet..Ablalar,abiler..Teyzeler,amcalar..Poyraz Bey 2 ayini geride birakti..Goz acip kapayana kadar bu zaman icinde beyefendi 6kg 200 gram oldu, ve boyu 61 cm'ye ulasti..Doktorumuzun bilgisi dahilinde ve kontrolunde hala mama ve anne sutu beraber devam ediyoruz beslenmemize..İşte doktorumuz Suna hnm..


Uykularımız son 1-2 haftadır daha düzenli..Gun icinde 2-3 kez fazla uzun olmayan uykularımız var..Gece uykusuna da aksam 9 gibi yatıyoruz, gece 2 posta uyanıp besleniyoruz..Sabah 7-7,5 gibi de simariklik yapma saatimiz..Gunun en neseli gecirdigi zamanları..

Gaz durumu eskisi kadar rahatsız edici değil, ama kabızlığımız devam ediyor..Hergün 1 kez yapmasını bekliyorum ama, 2 hatta 3 gunde bir yapıyoruz.. O da merasime tabi..O bana sinyal veriyo, ben koşa koşa hazırlıklara başlıyorum..Alt açma bezimiz açılıyor, yanına nolur nolmaz 2 bez, zeytinyağı ve ıslak mendil hazırlanıyor, elektrik sobası popoya doğru çevrilip açılıyor (sıcakta debelenmeye bayılıyor çünkü :)) Bunu ara sıra normalde de yapıyorum, baya neşeleniyor ve beraber hareket edip rahatliyoruz..
Bunun dışında bu sabah ilk kez gülümsemelerine ses eklendi, resmen bir kahkahaydı..Devamı gelmedi ama güzel bir başlangıç :)

23 Kasım 2007 Cuma

Anneyle 6. Hafta diyalogları


Poyraz 1. ay sonunda anlamli ve istekli sesler cikarmaya basladi..Bunun en buyuk sebebi onunla surekli konusmamiz..İlk zamanlar bana garip geliyodu, yani sanki ne dicemi bilemiyodum ona..O bana bakıyodu ben ona :) Konuştuklarımı dinliyordum saçma sapan bi sürü kelime,ses..Once dedemiz başladı onunla uzun uzun konuşmaya, sonra anane..Sora ailece susmaz olduk..Kesinlikle cok faydasi oluyor..Poyraz 6 haftalikken artik onunla uzun uzun agulaşıyorduk..

İşin en faydalı kısmı ise bu kaydettiğim videoyu Poyraz'ı oyalamak istediğimde ona dinletiyorum..Sanki onunla konuşuyormuşum gibi cevap vermeye başlıyor,kendi sesini dinliyor..Hemen bir masal kitabı bulup on okumaya başlamak istiyorum, kafama gore bulamadım..Ona masal okurken veya onunla konuşurken kaydedicem ki sonra dinletebilim..Böylece anlamlı kelimelere alışmaya ve öğrenmeye başlayabilir..

Yorumsuz..


15 Kasım 2007 Perşembe

" Görürsün ,bir gün gibi gececek.."

Kuzenimin oglu Mustafa Efe 6,5 aylik oldu bile yaa.. zaman nasil geciyo anlamiyorum..Daha dun onun dogumunu yazmistim bu blogda..Onu her gorusumde biras daha degismis oluyo..Bu resim 3 ay once, simdi daha abi, daha erkek oldu tabi..Oldu olasi catik kaslidir, karizma yapar Efecim :)

Diyorum ki "acaba poyraz da bigun bu kadar olacak mı?".. "Ohoooo !" diyolar, " görürsün bir gün gibi gececek.." Bakalım görüces..

11 Kasım 2007 Pazar

Hayatımızdaki Hayati..


İşte bu zavallı Hayati..Ailemizin yeni ferdi..Oğlumun uyku arkadaşı olmak için çabalıyor ama.. Ne hallere düştü garip tavşan..

9 Kasım 2007 Cuma

Poyrazkolik olduk ;)


Bakmayın böle masum göründüğünde, o aslında minik bi canavar! içinden şunları geçiriyo : " Gülün bakalım gülün, ben size akşam gösteririm.."

En son bitmek bilmeyen ağlamalar yüzünden doktora gittiğimizde öğrendik ki bizim oğlumuz kısmi infantil kolik.. Kısmi diyorum çünkü ara ara geliyor bu ağlama nöbetleri..Normal koliklerde olduğu kadar dindirilemez de değil..

Kolik belirtileri şunlarmış:

Bebek sakin ve normalken, aniden ağlamaya başlar, bacaklarını karnına doğru çeker, yüzü kızarır, gözlerini tamamen kapatabileceği gibi kocaman da açabilir. Karnı şişip, gerginleşir, ellerini sıkar hatta kısa sürelerle nefesini bile tutar. Kaşlarını çatan, alnı buruşan, ağzını kocaman açıp isterik biçimde ağlayan bebeğinizi bir türlü sakinleştiremezsiniz. Bu krizler bir iki saat sürebileceği gibi ara ara bütün gün de olabilir. Çoğunlukla öğleden sonra başlayan bu huzursuzluk nöbetleri bebek yorgun düşüp uyuyuncaya kadar ya da bağırsak hareketleri düzelip gaz çıkarıncaya kadar sürebilir.

Sanki Poyraz'ı okuyorum.. Ama ilginçtir ki bu nöbetler son birkaç gündür var.. Onun gazını güzelce çıkarmaya gayret ediyorum, kendim gaz yapan herşeyden uzak duruyorum, masaj, müzik ne varsa deniyorum ama.. Neyseki kolik bebek sağlığını etkileyen birşey değil ve 3 ay sonunda kendiliğinden geçiyormuş..Bu arada anne baba sağlığı ne duruma geliyor görüces bakalım..Geceleri uyumayıp kendini kaybettiği zamanlarda ananesinin ve benim için gece hayatı başlıyor, sabaha kadar eller havaya , oh oh ! :)

En güzel sakinleştirme yöntemi saç kurutma makinesi ve elektrikli süpürge..Sanki birden başka bir dünyaya girmiş gibi sakinleşiyor, ama bende kafa kalmıyo tabi :) Daha önce Buzuki Orhan'ın kolik CD sinden bahsetmiştim, bizde işe yaramadı..çünkü Poyraz bu beyaz sesleri sek seviyor :) arada enstruman sesi istemiyor.. yeni bir CD siparişimiz var, onu bekliyorum, bakalım orjinal sesler kadar işe yarayacakmı..

Uçtu uçtu 40 uçtuuu!!!

En sonunda şu 40'ı uçurduk.. Hem yükseklere çıktık (poyraz yüksek yerlere gelsin diye) hem de uzaklara gittik, taa İzmit'e (Uzun uzun yaşasın diye) .Hem babanemizi ve halalarımızı gördük, hem Poyraz da ilk defa uzun mesafe seyahat etmiş oldu..

Ama en önce Ankara'da büyük amcasına gitti Poyraz.. Çoook güzel bir 40 çıkarma hediyesi aldı Nalan yengesinden..Boyanmış bir yumurta ve un, süslü bir kutu içinde..



Çarşamba günü yola çıktık İzmit'e doğru.. Her zamanki gibi benim sokakçı oğlum arabaya biner binmez sızdı..Ve oraya kadar emme molası dışında hiiiç uyanmadı..
1 hafta İzmit'te kaldık..Bu sırada Murat amca ve İnci teyze, Cihat amca ve Özge Teyze, Ömer amca ve Nesrin teyze, Temel dayılar, diğer Özge teyze bizi ziyarete geldi..Hatta Ankara'da daha önce yapmamıza rağmen orda bir mevlüt daha yaptık.. Sağolsun babanemiz ve halalarımız bizi süper ağırladılar.. Poyraz'ın uykusu da orda düzene girdi denebilir.. Geceleri düzenli uyumaya başladı, onunla o kadar çok konuşan kişi oldu ki, nerdeyse konuşmaya başladı :) Ben ise çok rahattım çünkü Poyraz bir o kucakta bir bu kucakta, ben yan geldim yattım :)
Gelmeden bir gün önce Poyraz çok huysuzlandı ve hiç uyumadı, sürekli ağlıyordu..Biz de aldık doktora götürdük.. Yolda bu arabacı yine uyudu tabi, doktor demesin mi :" Bu uyuyan çocuğu ne diye getirdiniz ki?" ..Sonra kontrol etti ve hiçbir şeyi olmadığını, kolik sancıları yüzünden böyle ağladığını söyledi..Gündüz fazla uyutmazsak gece rahat ediceni de.. Ayrıca 1,5 ayın sonunda kilomuzun 5kg 600 gr ve boyumuzun 58 cm olduğunu öğrendik.. Yine son bikaç gün içinde Poyraz'ın ağzında pamukçuk başladı.. Karbonatlı su ile devamlı silmek gerekiyor..E tabi biraz acıklı ve ağlama dolu seanslar ama napalım, onun iyiliği için..Şimdi daha iyi.. Gazımız ve kabızlığımız devam ediyor.. Gaz için masaj, zinco ve büyota devam..Kabızlık konusunu 2. ay kontrolümüzde doktorumuza sorucas çünkü mama değiştirmemize rağmen devam..sıklık: 2 günde 1..
Dönüş yolu harikaydı..Bolu Gerede'de yılın ilk karını gördük oğlumla..Belki Brüksel'de bu yıl kar görmeyis..Kimbilir..


2 Kasım 2007 Cuma