24 Ekim 2007 Çarşamba

Yaşama sebebim..


23 Ekim 2007 Salı

Poyraz'ın hayatının ilk 1 ayı..


Poyraz'ımız dün 1 aylık oldu! Ne kadar cabuk gecti zaman, sanki hic gecmicek gibiydi..

Zorlu geçen bir 1 ay oldu ama hergünü aslında çok güzeldi..Kimi zaman ağlayarak, kimi zaman gülümseyerek geçti bu 1 ay.. Acaba yapabilecekmiyim, anne olabilecekmiyim, hazır mıyım soruları arasında, ben artık anneyim, benim bi oğlum var düşünceleriyle.. Çok huysuz olsa da , bazı geceler beni çok üzse de ben oğlumu çok seviyorum, iyiki geldi hayatımıza..

İlk ayımızda neler yaşadık.. Önce 1 haftalıkken 2 gün hastanede yattık..ikimiz için de üzücü ve yorucu 2 gün oldu.. Onu öyle gözleri bağlı ,çıplak ,ışık altında yatarken görmeye dayanamadım.. Zor bi annelik tecrübesi oldu.. Daha sonra gaz problemlerimiz başladı..Her bebekte olduğu gibi..Ama miktarca fazla..Her türlü şeyi denedik, hala deniyorus.. Emme güçlüğü yaşadık, hala yaşıyorus.. Süt miktarımdaki azlıktan dolayı malesef mama takviyesi ile başladı hayatımız :( Ama aç kalmasındansa buna razı oluyorum..Malesef ne yaparsam yapim sütümü artıramadım..Sık sık emzirmeme, herşeyi yiyip içmeme rağmen olmadı.. Öyle dolaplarını sağılmış sütlerle dolduranları duydukça hem imrendim, hem üzülüp ağladım..Ama yapacak birşey yok.. Daha sonra mamadan dolayı kabızlık problemi başladı tabi..Onu da yavaş yavaş hallediyorus..Önceleri 3 günde 1 yaparken, şimdi hergün yapmaya başladı..

Uykuya gelince.. Çok uyuyan bir bebek olmadı hiç Poyraz..40'ından sonra değişir diyorlar ama ben pek ümitlenmiyorum.. Yeni yeni geceleri 12 den 4 e kadar uyanmadan uyumaya başladı..ama çoğunlukla gaz probleminden dolayı uykusu bölünüyor..ayrıca hamileyken dinlediğimiz müzikleri unutmuş olarak doğdu Poyraz :) Banamısın demiyor, hatırlamıyor bile..Ama saç kurutma makinası sesini seviyor..Ona yeni bi CD sipariş verdim, bakalım beğenicekmi.. Çok methini duydum..


Zor günler geçirdik, geçiriyorus..Bir düzen tutturmak için çabalıyorus..Anneliğin güzel yönleri kadar zor yönlerini de kısa zamanda gördüm.. Belki Belçika'ya dönüp Poyraz'ın bu ilk aylarında yanlız ve başbaşa olacak olma fikri beni korkuttu biras.. Yavaş yavaş birbirimize alışıyorus.. Tamam babasıyla düşündüğümüz gibi çok uslu bi bebek deil, yatağa koyunca uyumuyo, cop cop emmiyo ama olsun.. Ben onun her haline razıyım..

İşte bu yüzden annelerin hakkı ödenmez di mi?


15 Ekim 2007 Pazartesi

İlk bayram geride kaldı..

Poyraz ie ilk bayramımız geride kaldı..

Çarşamba akşamı kontrol için doktorumuza gittik.. herşeyin yolunda olduğunu öğrendim içim rahat etti.. Sanki bebeğim hiç doymuyomuş, hiç büyümüyomuş gibi geliyordu.. 18. günümüzde 4 kg 100 gr olduğumuzu öğrendik.. Üstelik doktor teyzenin terazisine ve masasına 5 dakika arayla çiş yaptı Poyraz.. Doktorun söylediğine göre ilk doktor muayenesinde çiş yapan çocuk akıllı olurmuş, ama ne ! :)

Daha sonra akşam bayram için Polatlı'ya geçtik..Anane ve dedenin evindeydik 5 gün boyunca..Cuma günü Poyraz'ın yarım 40'ı idi..böyle birşey varmış..20 gün olunca aynı 40 gün gibi bişiler yapılıyor.. Onu yıkadık, yıkadığımız suya yüzük ve para attık..vs vs..

Dedemiz, ananemiz, ben ve hatta büyük ananemiz bile gece gündüz nöbetteydik.. Devirli şekilde Poyraz'ı pışpışlama, altını alma, onunla konuşma ve uyutma nöbetleri..


Bugüne kadar okuduğum herşey yalan oldu.. Ayakta da sallıyoruuum, kucakta da uyutuyorum, biberon da kullanıyoruum.. İnsan bebeği ağlayınca herşeyi deniyor walla..
3 saatlik rutinlere alıştı Poyraz..Uyusa bile 3 saat dolunca kendi uyanıyor..eğer arada uyanırsa emziriyorum, ama 3. saatte emzirdikten sonra ayrıca mama takviyesi yapıyorum..Sütüm yeterli olmadığından doktor tavsiyesi ile bu yöntemi uyguluyoruz.. Süt artsın diye neler yiyip/içmiyorum ki : Humana bitki çayı , Bulgur çorbası, Hurma, Hoşaf/komposto,Bol bol su,Isırgan otu çayı,Vita malt.. Arttı tabi ama böle foşur foşur bi durum yok.. Bu yetmez gibi bi de savaşıyorus oğlumla.. O beni itiyo, ben ağzını tutturmaya çalışıyorum :) Emiyo emmiyo değil, ama ikimiz de su içinde kalıyoruz..

Biberon olarak E-bebek'te gezerken tesadüfen gördüğüm ve kullanmaya başladığım Dr. Brown's biberon kullanıyoruz.. Hem bebeğin gazını azaltıyor, hem de dar ağızlı olduğu için içimi zorlaştırıp bebeğin göğüsten uzaklaşmasını engelliyor. Tavsiye ederim, gerçekten faydasını gördük..

Değişik boyları, dar ve geniş ağızlı seçenekleri mevcut.. Ayrıca pahalı bir ürün değil..120 ml'lik dar ağızlı olanını 13 YTL ye almıştım..Daha sonra isterseniz biberon ucunu daha geniş uçlara da değiştirebiliyorsunuz..

Daha önce kullandığımız mama Nutrilon'dan, doktorumuz tavsiyesiyle SMA Gold'a geçtik.. Bu geçiş Poyraz'a kabızlık şeklinde geri döndü..Zavallı oğlum 3 gün tuvaletini yapamadı :( Panik panik bayram günü doktoru aradık..Nihayet bugün bir sürü çaba sonrası çözüldü.. En büyük faydayı zeytinyağından gördük.. Çay kaşığı ile ağzından verdik, ayrıca pamuklu kulak çubuğu ile makattan destek verdik..Tabi bunların yanında sıcak havlu ve masaj desteği ile.. Yahu nedir bu ufacık bebeklerin çektiği yaa :(

Poyraz ilk günden beri etrafı çok detaylı, meraklı gözlerle inceliyor.. Konuşulduğu zaman dinliyor üzüm gözlerini kırpa kırpa..

Perde ve duvara bakmaya bayılıyor :) Bir de emzirirken benimle savaşmaya :) Beni öyle bir yumruklayışı var ki, gülmekten ölüyorum .. Ayrıca yaka tutmaya, saç çekmeye bayılıyor..

Banyo yapmayı seviyor, suyla arası iyi olacak..Hiç sesi çıkmıyo diyebilirim, çok şükür :) Şimdi annemle yıkıyorus ama Brüksel'e dönmeden annemden kurs alıp geçmem gerekiyor..Sanki elimden kayıverecekmiş gibi geliyor, becerebilirim umarım..

8 Ekim 2007 Pazartesi

Gazın mı var derdin var..

Erkek bebekler daha gazlı olur derler..Gercekten oyle mi bilmem ama bizimki zavallı resmen kıvranıyordu gazden.. Hastaneye goturdugumuzden bahsetmistim daha once.. Denemedigimiz sey kalmadi gibi.. Masajlar, sıcak havlular, büyotla uyumalar, zinco..

Ama careyi çörek otu yağında buldum.. Günde bir kez emziğine bir damla damlatıyorum, çıkan sesleri anlatsam inanmazsınız :) Bebekleri gaz problemli olanlara önerilir..

6 Ekim 2007 Cumartesi

Poyraz'ın vize işlemleri..

Yok artık olmaz böyle şey! dedirtecek şeyler yaşıyorum şu günlerde.. Poyraz'ımı Brüksele evimize götürmek için ona vize almaya çalışıyorum..Ama öyle belgeler istediler ki yuh dedim..İnanın onu doğurmak, yurt dışına çıkarmaktan daha kolaymış :) Öyle bir liste var ki elimde..Kendim için bu kadar belge hazırlamadım..

Artık Belçika büyükelçiliği vizeleri kendisi vermiyormuş.. IKS diye özel bir firmaya devretmiş.. Onlar da elçilikten daha fazla kasıyorlar..Yok efendim telefonla bilgi alabiliyorsun, bilgi almak için bankaya 40 YTL yatırıyorsun sana bi PIN code veriliyor. Bu PIN code ile evrak bilgisi alıyorsun..Evrakların listesini sana telefonda tek tek okuyorlar..(Bizimki 43 dakika sürdü) Sonra telefonda randevu alıyorsun ve eksik olmadan belgeleri teslim etmeye çalışıyosun..Üstelik telefondaki kızlar yaptıkları işten pek emin değiller ve sürekli şu cümleyle karşılaşıyorsun :" sizi 1 dakika bekletebilir miyim?" .. Bana telefonda " bebeğin davetiyesi var mı?" diye bile sordular..Yahu biz zaten orda yaşıyorus ne davetiyesi..

14 günlük bebeğin vesikalığını istediler mesela.. 3x4cm boyutlarında ve beyaz fonlu..Yahu bu bebek hergün değişiyo zaten, vesikalığı ne yapacaksınız? Ayrıca bu bebek nasıl poz verecek :)) Anlatim..fotoğrafçıda masa üzerine alt açma bezi serildi..Fotoğrafçı amca zar zor önden bi poz yakalamaya çalıştı, daha sonra da bilgisayarda fonu beyaz yaptı.. Tabi kesinlikle flaşsız..Uyurken bebeğim ancak böyle poz verebildi :))

Hadi onu geçtim..14 günlük bebek için nüfustan bekar olduğuna dair belge istediler, dalga mı geçiyosunuz ?? Şaka gibi..gidip nüfus memuruna bunu nasıl sölicemi düşünüp gülüyorum 2 gündür :)

Diyorum ki, acaba Brüksel'de doğum yapmış olsam daha mı kolay olacaktııı yoksa daha mı zor?

Benim de TC kimlik numaram var, nabeer?


5 Ekim 2007 Cuma

Sonunda kurtulduk! Ama seni unutmıcas..


En sonunda bugün göbek kordonumuzdan kurtulduk..aman ne uzun sürdü düşmesi yaa.. hayır işin kötü tarafı eğer normalden uzun sürerse bu da tehlikeliymiş..bebeğin bağışıklık sisteminde bir terslik olabileceğini gösterebilirmiş ve kontrol edilmesi gerekirmiş..

Bugün 13. gun.. doktor eğer düşmesse getirin kontrol edelim demişti..apar topar kalktık gittik, bi telaşla açtık ki karnını , bebeğimle bağımı sağlayan o kara kuru şey orada öylece duruyor, ayrılmış artık oğlumdan..

Nasıl mutlu oldum anlatamam..
Bugüne kadar bebeğimi beslememe, onu büyütmeme yardım ettiğin,aramızdaki bağ olduğun için,hiç hoşuma gitmeyerek yediğim kuru üzümleri,cevizleri, bademleri,bi sürü şeyi Poyraz'a taşıdığın için, yaramaz şeyleri süzüp onu koruduğun için, bebeğimle hayatı ve kanımı paylaşmamı sağladığın için..teşekkür ederim göbek kordonu..

2 Ekim 2007 Salı

Poyraz'ın gelişi ve sonrası..

Aslında bu yazıyı daha önce yazmıştım ama yayınlamak kısmet olmadı..Malesef sarılık yüzünden Pazar ve Pazartesi gününü hastanede fototerapi alarak geçirdik..Bugün eve geldik ve herşey çok şükür yolunda artık..

İşte geç de olsa doğum hikayemiz..


29 Eylül 2007

Bugün Poyraz tam 1 haftalık oldu.. Zaman nasılda çabuk geçti..Geçen hafta bu sabah hayatımız tamamen değişti, belki de en özel günümüzdü..

Cumartesi sabahı saat 9'a kadar hala bir umut; acaba suyum gelir mi? acaba sancım başlar mı? bekledim durdum..ama baktım gelen giden yok, hastaneye gitmek için hazırlanmaya başladık..O sabah giyinirken son bir kez göbeğime baktım ve anlamadığım bir şekilde ağlamak istedim..Sanki ondan tamamen ayrılacakmışım gibi..Halbuki inşallah çook uzun yıllar beraber olmak üzere yanımıza geliyordu..
Saat 09:10 gibi hastanemizdeydik..Yatış işlemleri bitince odaya geçtim..Önce o komik hastane kıyafetini giydim, ve hemşirelere dedim ki "nerdeyse buna sığmıcaktım, o zaman napcaktık?" :) benim gibiler için daha büyük beden bulundurmaları gerekir ellerinde :) sonra damar yolu açıldı ve beklemeye başladık..hiç heyecan veya korku yoktu..sadece merak vardı..ve bi boşluk.. Anestezi uzmanımız Beril hnm geldi ve epidurali taktı..doğumdan bile daha çok korktuğum bu iş bitince çok rahatladım, artık herşey daha kolay olucaktı..
Hiç tahmin ettiğim kadar acı verici bir işlem değil..eğer bundan korkan varsa hiç korkmayın..zaten önce uyuşturucu ince bir iğne yapılıyor..Omuriliğe girerken basıncı hissediyorsunuz tabi ama çook çok acı verici değil..Beril hnm ilac vermediğini, sadece kateteri taktığını söyledi..Bu kadar basitmiş dedim kendi kendime..
Saat 10 gibi Lütfü Bey, yani doktorumuz geldi ve hazır olup olmadığımı sordu.. Ve üzerini değişmek için ameliyathaneye indi..Daha sonra hemşire ve hastabakıcı beni ameliyat sedyesine almak için geldiler..Orada bir aksilik oldu..Yattığım yatağın yükselme fonksiyonu çalışmadı..İçimden dedim ki, allahım lütfen tek aksilik bu olsun.. Sora ayaklarım üzerine kalkıp sedyeye kendim geçmem gerekti..Ama ayaklarımı hissetmiyordum..Yığılıp kaldım..Çok garip bir histi, sanki belden aşağısı yok gibi, öyle güçsüz..Hayır dedim, korktuğum başıma gelmiş olabilir mi? İşte bir aksilik daha..O andan itibaren baştan beri hiç olmayan korkuyu hissetmeye başladım..
Ameliyathaneye giderken Cengiz ve fotoğrafçımız Ajda da yanımdaydı..Cengiz sürekli herşey süper olucak, çok kolay olucak ,şimdi bitecek diyordu onu hatırlıyorum..
Televizyonlarda gördüğümüz korkunç ameliyathanelerden çok farklıydı..daha aydınlık, daha sevimli geldi bana nedense.. Hemen Beril hnm'ı aradı gözlerim.."Ayaklarımı hissetmiyorum normal mi?" dedim, demesin mi "normal normal Burcucum korkma, deneme için biras ilaç vermiştim"..Nasıl rahatladım o an anlatamam..
Tansiyon aleti koluma takıldı, bir yandan narkoz verilmeye başlandı..Herşey yolunda gibiydi..Etrafımda günlük hayattan konuşmalar vardı, gülen bi sürü yüz..Kısa bir ameliyat olduğunu biliyordum ve sürekli saate bakıyordum..O sırada birden kalbimde bir sıkışma hissettim, ve ağır bir mide bulantısı..Meğer narkozun etkisiyle tansiyonum düşmüş.. Biras istifra ettim ama 3-5 dakika sora kendime gelmiştim..Rahatlamam için verilen oksijen de iyice sersemletince beni, son hatırladığım saatin 10:22 olduğu ve Cengiz'in yanımda oturduğuydu.. Gerisi çok net değil..
Kısa bi süre ufak bir baskı hissettim karnımda, ve mıyık mıyık bir bebek ağlaması..Poyraz artık aylardır günlerdir sıkıştığı o ufak yerden çıkmış sevinç çığlıkları atıyordu.. Normal bir doğumda insan mutlaka çok daha farklı hisseder ama inanın sezeryan da olsanız en az onlarınki kadar büyülü bi an..İnsanın gözyaşlarını tutamadığı..Saat 10:37..Bu gördüğüm bebek benim içimde büyüttüğüm, bize ait olan , bizim oğlumuz.. Bence bir anne için çok gurur verici bir an..


Yanımdaki masaya yatırdılar ve temizlemeye başladılar, göz göze geldiğimiz ilk an ve Poyraz'ın gerçek dünyada yaptığı ilk çiş :)
Testleri yapıldıktan ve ölçüleri alındıktan sonra hemen giydirmeye başladılar, yukarıda sabırsızlıkla bekleyen ahaliye onu bir an önce kavuşturmak için :) 3 kilo 900 gr doğan Poyraz'ın net boyunu söyliyemem çünkü doktorlar kalça çıkığı riskine karşın boyunu ilk anda ölçmediklerini söyledi..Ama bizim evdeki mezura çalışmalarımıza göre 55 cm civarı..

Sanırım saat 11:15 civarıydı ben de odaya geçtim.. Bizimki çoktaan yerine yerleşmiş, aileyi tanımaya başlamıştı bile..Ona bakıp bakıp " bu bizim oğlumuz mu yaa? ben annemiyim şimdi?" dedim içimden, defalarca.. Sora o en büyülü an, bebeği beslemek..Nasıl olurda gözlerini dünyaya 1 saat önce açan bir bebek annesinden süt emmeyi bilir inanamıyorum, aklım almıyor..Bu ana programlanmış gibi sanki..

Doğumdan sonra bir problemimiz olmadı çok şükür..Saat 11:15 gibi odama geldim, saat 14:30 da kalmış yürüyordum..Tuvalete gidebildim ve ilk aşamayı atlattım.. Gaz problemim oldu ama çok az..Rezene çayıyla onu da atlattık, ertesi gün onu da hallettik..Sütüm çok fazla değildi normal olarak..O yüzden 2-3 kez mama takviyesi yaptık.. Doktor her istediğinde, her ağladığında, gündüzleri 2-3, geceleri 4-5 saatten fazla uyumadan uyandırıp emzirmemi söyledi..Hala da öyle devam ediyorus..

Eve geldikten sonra hastane şokunu atlatan Poyraz gerçek yüzünü gösterdi..İstediği kadar doymadığı ve çok fazla gaz problemi olduğu için sürekli ağlıyor, bir türlü uykuya dalamıyordu..Hatta bizi endişeledirip 5. günün gecesi hastaneye götürecek kadar..Doktor rontgende , karnında normalden fazla gaz olduğunu söyleyince rahatladık..Başka birşeyi olmasından çok korkmuştuk.. Gaz çıkarma seanslarını uzun tutmamızı, karnına sıcak havlu koymamızı ve günde 2 tatlı kaşığı rezene çayı vermemizi söyledi..Son 2 gündür daha iyiyiz sanki..
Psikolojime gelince..Hala şoku atlatamadım; anne olduğum gerçeği, yanı başımda uyuyan, bana muhtaç bir melek ve yeni bir sorumluluk.. Bunun yanında oğlumuzu çoook seviyorum ve gözlerimi ondan alamıyorum..Uyurken onu saatlerce seyredebilirim..Babamız ilk gün durumu biras yadırgadı.. Çok istediği babalık birden gerçek olmuştu ve artık 3 kişiydik.. Alışması fazla zaman almadı..Ertesi gün onunla konuşmaya başladı bile.Hatta oğluyla yapacağı şeylerin planları bile netleşti :) Şimdiden bizden ayrılmak zorunda olduğu için o da biz de üzgünüz :(
İşte bizim doğum hikayemiz bu..Özetle, birgün o gün de gelir mi dediğimiz o gün geldi işte..Biz artık birer anne ve babayız.. Umarım allah herkese bu duyguyu tattırır ve o günü bekleyenlere çok çok kolay bir doğum nasib eder..


Doktorumuz Lütfü Önderoğlu'na, bizi hastanede süper ağırlayan bütün hemşire ablalara ve güzel resimleri için Ajda Elçin'e teşekkür ederiz..